[14 Ağustos, Tanju] Grand Teton ve Yellowstone parkları bitişik iki park, Yellowstone kuzeyde Teton güneyde.
13 Ağustos akşamı sekiz saatlik bir sürüşten sonra otelimize vardık. Jackson Lake Lodge adlı otelimiz Grand Teton’da idi. Otelin lobisine girince devasa panaromik pencereden akşam ışığında Teton dağları bütün haşmetiyle duruyordu. Bu çok hoş bir sürpriz oldu, oteli seçerken sadece her iki parka ulaşımı kolay ve boş odası olmasından başka kriter kullanmamıştım. Odamız da bir kabin idi. [Not: Milli Parklarda çok sayıda yabancı öğrenci “work & travel” programı ile gelmiş çalışıyorlardı. Kaldığımız otelde birkaç Türkiyeliye rastladık.]
14 Ağustos günü fazla kalabalık olmadan Yellowstone’da “Old Faithful” (“Yaşlı Sadık”) geyseri görebilmek için erken çıktık. Hava kapalı idi ve aralıklı yağıyordu, fakat bir süre sonra açtı ve çok rahat bir gezi havası oldu. Old Faithful’a vardığımızda fışkırma yeni bitmişti ve bir saat kadar beklememiz gerekiyordu. Etraf küçük geyserlerle dolu idi beklerken onları gezdik. Değişik renkler ve kokulardaydılar. Beklenen zamanda Old Faithful şovunu yaptı.
Daha sonra arabayla parkı gezerken bufalo (teknik ismi “bison bison”) sürülerini gördük. Resimlerde görebileğiniz gibi yanımıza kadar geldiler. Çok enteresan hayvanlar, uyarı yazılarına göre kızarsa saldırgan olabilirmiş.
Grand Teton’a geri dönmeden şelaleri ve gölleri gördük. Akşam Grand Teton’da Snake River (Yılan Irmağı) üzerinde rafting randevumuz vardı. İki saatlik bir gezi oldu ve güzel manzaralara ek olarak beyaz kafalı Amerikan kartalı, kunduzlar, geyikler ve çeşitli kuşlar gördük. Kartalların süzülerek uçuşları görmeye değerdi.
Irmağın ismi de Fransızlardan kalmaymış. Fransız avcılar bölgeye geldiklerinde (kunduz kürkü önemli ticaret malzemesiyken) yerli Shashoni halkıyla ticaret yapabilmek için işaret diliyle konuşmaya çalışmışlar. Yerliler kendilerinden bir kabilenin balıkçılıkla diğerinin sepet örmekle uğraştığını anlatmak için elleri ile kıvrımlı hareketler yapınca Fransızlar yılan diyorlar diye düşünüp çevredeki herşeye yılanlı isimler vermişler ve Anglolar da bunu devralmışlar. Grand Teton dağlarının ismi de dağlara batıdan yaklaşan Fransızların üç zirveyi göğüslere benzetip isimlendirmişler.